Bulgaristan’da nüfus Avrupa’nın diğer ülkelerinden daha fazla yaşlanıyor. Dünya çapında BMT 2010 yılı başındaki verilerine göre, dünyada en yaşlı nüfusu olan ülkeler listesinin beşinci yerinde bulunuyoruz. Ülkede yaşlı kesimin artması birçok sosyal kurumun faaliyetlerini de zor bir çıkmaza sürüklüyor ve iş piyasası önünde ciddi problemler çıkarıyor. Demografik dengesizliği göz önüne alan hükümet, bu alandaki olumsuz eğilimleri azaltmak yolunda Ulusal Aktif Yaşlılık Stratejisi hazırlıyor.
Son on yılda dünya çapında 60 yaşını geçen insanların sayısı 100 milyon kişiyle arttı ve 700 milyon oldu. Şu an 60 yaşından yaşlı olanların oranı, toplam dünya nüfusunun % 11’ni oluşturuyor. En genç nüfus Afrika’da, en hızlı yaşlanan nüfus ise Avrupa’da. 7,5 milyon kişi yaşayan Bulgaristan’da halkın %24’ü 60 yaşın üstünde. 2011 ortalarında bu oran daha da yükseldi. Yaşlı nüfus bakımında bizden önce sadece Japonya, İtalya, Almanya ve İsveç var.
Çalışma ve Sosyal Bakanlığı, nüfusun yüzde 30’unun yaşlı nüfusa denk gelmesi durumunda sigorta sisteminin çökeceğini belirtti. Çalışanların emeklilere göre oranı 2:1 olduğu takdirde sistem çalışabiliyor, fakat bunun altına düşmesi durumunda riskler ortaya çıkıyor. Tüm AB üyeleri ülkeler arasında Bulgaristan’ın durumu demografi konusunda en kritik durumda olduğuna değinen Voynova, nüfusun gerilemesinde düşük doğum oranı, genel yüksek ölüm oranı, ortalama ömür yaşı ve artan göç olaylarını sebep gösterdi. Bakanlık yaşlı insanlara destek için alınacak önlem paketi üzerinde duruyor. Ekonomiye katkılarını tekrar gözden geçirilmesini isteyen Çalışma Bakanlığı, 2012’nin Avrupa çapında yaşlı insanların aktif hayatları ve nesiller arası dayanışma yılı ilan edildiğini belirtti. Demografik sorunlar, AB’nin ortalama Yurtiçi Hasılasını da etkileyecek. Sosyal Politika Bakanlığından Emiliya Voynova, doğumların teşvik edilmesi, genç ailelerin çocuk sahibi olup, yetiştirmesi için teşvik politikasının gerektiğine işaret etti:
“Kamuoyu yoklamalarında gençler en az iki çocuk sahibi olmak istediklerini söylüyor. Fakat toplamda bir çifte bir buçuk çocuk düşüyor. Bulgaristan’da doğum oranı bu rakamı ortaya çıkarıyor.O yüzden çocuk yetiştirmek için elverişli ve uygun şartlar yaratılmalıdır” diyor.
İş piyasası da oldukça kritik. 2011 yılında iş piyasasından yüz kişi ayrılırken, giren yeni kan sadece 74 kişi. Bu da çalışma yaşında olan kesimin hızla azaldığına işarettir. Emiliya Voynova bunun nedenlerini şöyle özetledi:
“İstihdam da önemli bir nokta. Yaşlı insanlara iş imkanları sunmak, onların çalışma piyasasında daha uzun zaman kalmalarını sağlamayı da hedefliyor strateji. Şimdi, İkinci Dünya Savaşı sonrası doğan kesim emekliye ayrılacak, ki bu da baby boom olarak bilinen ve doğum oranlarında patlama yaşanan bir dönemdir. O yüzden problem daha da belirginleşecek”.
BNR